AYIN KİTABI

Güzel bir Mart ayına daha merhaba derken dergimiz ve siz kıymetli okuyucularımız için müjde olacak bir haberle sevindik. Dergimizin yazarlarından, kıymetli Ahmet Yetik’in sıcak öykülerinden derlenmiş bir öykü kitabı yayınlandı. Bu haber dergimiz için bir onur olduğu kadar genç edebiyatçılar için büyük de bir adımdır fikrimizce. Bu taze eserin şerefine Mart ayının kitabını, Ahmet Yetik’in ilk eseri olarak İz Yayınları’ndan çıkan Kapkaraydınlık kitabını seçmeyi uygun bulduk.

Kitaba biraz büyüteç yaklaştırdığımızda yirmi bir ayrı öyküden müteşekkil eser farklı renklerin ve duyguların tasvirini yansıtıyor. Yazarımızın kalemini destekleyen güçlü isimlerin izleri fark ediliyor, bir sokağa Mustafa Kutlu ile girip köşeyi Aykut Ertuğrul ile dönebilir ve hatta yola Peyami Safa ile devam edebilirsiniz. Velhasıl dil itibari ile başarılı bir terkip ve orijinal bir tarz sergilemiş yazarımız. Yetik, öykülerinde çocukluğunun ve gençliğinin geçtiği Manisa-Gördes ilçesinin sokaklarının ve doğal ortamının izlerini fazlasıyla taşıyor. Yetik’in mesleğini de bildiğimizde öykülerde yer yer yaptığı tahliller daha da anlam kazanıyor.

Kitaptaki öyküler olay öyküsü olarak adlandırabileceğimiz gibi kısmen durum öyküsü niteliği de taşıyor. Bu durum da kitaba daha samimi ve rahat bir üslup kazandırıyor. Bir çok kitap için “kitabı okurken bir anda kitaptan biriymiş gibi hissedersiniz kendinizi” denir. Ancak bu klişe cümle bu kitap için bu sıradan anlamın çok ötesinde tutularak kullanılmalı, zira tam anlamıyla bizlerin hikayelerinden oluşan bir eser. Huzur veren ve huzur kaçıran öyküler bir kitapta böyle bir araya getirilebilirdi ancak.

Bazı öykülerin giriş ve gelişme bölümlerindeki hızlı geçiş ve kısmen kopukluk dikkat çekebilir, bu durum kalıpların ötesinde bir bakışla bakıldığında dikkat çekmese de tarzı itibari ile kendini hissettiriyor. Bahsettiğimiz özellik Yetik’in nev’i şahsına münhasır üslûbunun ayak sesleridir belki de, kim bilir?

Genç yazarımızı tebrik ediyoruz, gelecek eserlerinin habercisi olacak nitelikte bir kitap olmasını temenni ediyoruz. Şimdiden keyifli okumalar.

Deruhte Dergi

Deruhte Dergi, kendini içinde bulunduğu işin tamamından mesul görenlerden oluşur. Biz işin bir ucundan tutarak vicdanını rahatlatmayı başaramayanlarız. Edebiyatı umut ve kaygı ile seyrediyor ve bu kaygının diri tutulmasını umudumuz adına önemsiyoruz. Yazmayı salt ‘vakit öldürme aracı’ veya piyasaya(!) ürün sunma imkânı olarak görmemekte ısrar ediyoruz. Deruhte Dergi ekibi, ismiyle müsemma olmayı en büyük paye kabul eder.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir