BİR DİZEYLE BİR DÖNEMİ ANLATMAK
İsmet Özel’i tanımayan ya da adını bir kere bile duymayan var mı? Şiir okumayı ve dinlemeyi seviyorsanız muhakkak bir yerlerde karşınıza çıkmış, ilginizi çekmiştir. Bazı şiirlerinde ağır tasvirler kullanırken, bazı şiirlerinde size o şiiri yaşatacak kadar yalın ve duru bir dil kullanır.
Bunca şiirinin arasında benim dikkatimi çeken öyle bir şiiri, o şiirin içinde de öyle bir dizesi var ki, İsmet Özel’in bilgisi karşısında hayran olmaktan kendimi alamıyorum.
Şiirin ismi “Amentü”. 1974 yılında yazdığı, o zamanın durumunu bütün çıplaklığıyla anlattığı bir şiir. Arada bir yerlerde bir marş okuyor. Yine kendi yazdığı, kendi yaşadığı bir marş ve hemen ardından beni hayran bırakan dizeleri geliyor.
“Ezan sesi duyulmuyor
Haç dikilmiş minbere
Kafir Yunan bayrak asmış
Camilere, her yere
Öyle ise gel kardeşim
Hep verelim el ele
Patlatalım bombaları
Çanlar sussun her yerde
Çanlar sustu ve fakat
Binlerce yılın yabancısı bir ses
Değdi minarelere
Tanrı Uludur! Tanrı Uludur!
Polistir babam,
Cumhuriyet’in bir kuludur
Bense anlamış değilim böyle maceralardan
Ne Godiva geçer yoldan
Ne bir kimse kör olur…”
Özel bu dizeleriyle hem tek parti iktidarının hem de babasının sürdürmüş olduğu faaliyetlerin nedenini anlamıyor, anlamak istemediğini belirtiyor. Vel Asr Kitabında, anlamanın aynı safta olmak olduğunu söylüyor. (…Anlamak, aynı safta olmak ve gereğini yapmak.)
Lady Godiva 11 yy. da yaşamış olup İngiltere “Mercie” dükünün karısıdır. Kocası ağır vergiler koymak suretiyle halkına şiddetli bir şekilde zulüm yapar. Bu zulüm yüzünden Godiva ile eşinin araları açılır. Lady Godiva eşine bu zulümden vazgeçmesini söyler. O da Godiva’nın bir atın üzerinde çırılçıplak bir şekilde bütün şehri dolaşması şartıyla yaptığı zulümden vazgeçebileceğini söyler. Godiva bu şartı kabul ederek bir atın sırtında şehri çırılçıplak dolaşmaya başlar. Yalnız bundan önce halka haber salıp evlerinden dışarı çıkmamalarını ister. Halk da Godiva’ya olan sevgisi ve bağlılığı yüzünden onun bu isteğini yerine getirir ve Godiva şehri dolaştığı esnada perdelerini sımsıkı kapatırlar ve evlerinden çıkmazlar. Ama buna rağmen Tom adında biri, perdenin aralığından Godiva’yı izlemek ister. Perdeyi araladığında gözleri kör olur. Bu durum o kişiye verilen ilahi bir cezadır. “Ne Godiva geçer ne bir kimse kör olur” dizelerinde Özel bu olaya gönderme yapmaktadır. Şairin yaşadığı toplumda, ne Godiva gibi kendisini halkın huzuru ve selameti için feda edecek biri, ne de kendisine bir kötülük dokunacağını bilse dahi sokakta vuku bulan olayları görmeye cesaret edebilecek, eylemsel tepki gösterebilecek biri bulunmamaktadır. İsmet Özel bu duruma eleştirel bir tavır almakta ama elinden de hiçbir şey gelmemektedir.
İşte budur beni kendisine hayran bırakan dizelerin anlamı. Diğer şiirlerini okudukça, kendi sesinden dinledikçe daha bir mest oluyor, daha çok güzellikler buluyorum. Sizin de var mıdır böyle dizeleriniz? İçinde kaybolduğunuz, gönlünüzde yaşadığınız şair cümleleri?