SERAP

Geçtiğimiz yıl yapılan nüfus sayımında dünya nüfusunun yüzde… Evet, cümlenin sonu gayet net, esasen nüfus rakamsal olarak her geçen yıl artmakta lakin rakamlara inanmak aptallık olur.

Yeryüzü her geçen gün boş-al-makta. Hayattâr olmak veyahut hayatta kalmak günümüzde en dertli meselelerdendir. Tabi hâlâ hayatta iseniz. İstatistiklere sırtınızı dayayın ve grafiklerden sütunları seyredin. Ya da şöyle yapalım; bir ağaca sırtınızı dayayın ve gökyüzüyle onun kuşattıklarını seyredin. Yalanmış değil mi? Tüm rakamlar birer hurafeden ibaret. Gelin sahte rakamlardan sıyrılıp öz gerçekliğe dönelim ve hayata şöyle bir göz gezdirelim. ‘Hayat bir harekettir’ demişti kitabın birinde hayata dair oldukça tecrübeli yaşlı bir adam. Peki, neden harekettir, neyin hareketidir? Basitçe açıklayacak olursak hareket; süreğen halde olayların veyahut da art arda gelen tecrübelerin terkib edilmesidir. Bu terkib akla muhtaçtır. Aklın faaliyeti ise hedeflere muhtaçtır. “ Hayat, hedeflerle tayin edilmiştir ve hedeflerin mevcut olması, ona aklın nüfuz ettiğini gösterir.”  Lafı fazla uzatmadan düşüncemin nihayetinin şu olduğunu söylemekten çekinmeyeceğim: Bizleri hayattâr yapan ve akil olduğumuzu gösteren, sahip olduğumuz hedeflerdir.

Ve şuurlu ya da şuursuz olarak sahip olduğumuz hedefler bizi hayata bağlar. İşte rakamların yanılma payı buradadır. Gayesiz insan yığınlarından müteşekkil bir nüfus yapısına sahibiz. Evet, bu nüfus artmaktadır. Hedeflerin dokunmadığı bir insan ölmüş, temas etmediği bir dünya çölleşmiştir. Ve biz çölde yaşamaktayız. Hedefler ise bu çölün seraplarıdır. Hayatta olanların görebildiği bir serap. Çünkü onlar suya hasrettirler. Öylesine bir hasret ki bu, ondan içmek, çatlamış dudaklarını biraz ıslatmak arzusuyla, her bir kum tanesini inci gibi parıldayan su damlası olarak görürler. Çöle suyun geldiğini her saniye tahayyül ederler. Uykularında bile.

Eğer hayaller, seraplar görmüyorsanız bu, suya yeterince özlem duymadığınızı gösterir. Ve koşuşturmuyorsanız Hacer misali kumdan tepelerde, henüz susuzluğundan acı duyduğunuz kimse yok demektir.

Çölleşen dünyada çölde kuruyanların sayısının arttığı gibi suya hasret seraplar görenlerin de sayısı elbet artacaktır. Çöle suyu getirme gayesi güdenlerin seraplarının gerçekleşmesi temennisi ile.

Deruhte Dergi

Deruhte Dergi, kendini içinde bulunduğu işin tamamından mesul görenlerden oluşur. Biz işin bir ucundan tutarak vicdanını rahatlatmayı başaramayanlarız. Edebiyatı umut ve kaygı ile seyrediyor ve bu kaygının diri tutulmasını umudumuz adına önemsiyoruz. Yazmayı salt ‘vakit öldürme aracı’ veya piyasaya(!) ürün sunma imkânı olarak görmemekte ısrar ediyoruz. Deruhte Dergi ekibi, ismiyle müsemma olmayı en büyük paye kabul eder.

3 thoughts on “SERAP

  • 19 Eylül 2019 tarihinde, saat 21:10
    Permalink

    Çok doğru tespitler ve bu tespitleri çok güzel bir dille yazıya dökmüşsünüz.
    Maalesef serap görenlerin bile kınandığı bir çağda yaşıyoruz , inşallah serap gören insanlar bir araya gelir ve çölleri yeşertir.
    Elinize emeğinize sağlık diğer yazılarınızı dört gözle bekliyor olacağım. Teşekkürler 🌹

    Yanıtla
    • 29 Eylül 2019 tarihinde, saat 18:55
      Permalink

      İşte rakamların yanılma payı buradadır.Gayesiz insan yığınlarından müteşekkil bir nüfus yapısına sahibiz!!!
      Çok doğru ve güncel bir konuya değinilmiş. Elinize sağlık …

      Yanıtla
  • 10 Aralık 2020 tarihinde, saat 19:49
    Permalink

    Güçlü bir kalemsiniz, elinize emeğinize sağlık.

    Yanıtla

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir