SUR’A
İçimden yaktım meşaleyi
Feda ettim içimdeki
Diğer her şeyi
Diğer olmamaya yeminli
Her zerreyi
Sur’a gitme aşkı
İçimi yaktı
Gövde kazanacak zaman
Kalbime tutunan, yarı iletken
Sütlü kahve tahtadan
Davam emeklemekte
Ve ağlamakta
Düzenin zulüm yüklü çıngırağına
Büyüyecek elbet
Koşacak kaldırımlara
Ve başkaldıracak
Sükûnet zırhlı bir avuçla
Kurşunun gri gölgeliği
Kaldırımların altında
Aşk hikâyeleri
İnsan yüzündeki denizler
Tutkalla tutulan
Şımarık bağlar
Dağlanan bağlar
Mevla’ya giden
Leyla’lı yollar
Kan misali yoldaşlar
Cana kurulan bir sırat
Asalet timsali kırat
Bu surlara baş koymak için
Bir aşka kıydım ben
Susturdum acıyı
Toprak dolgulu
Kırgın tırnaklarım
Malım olmayan malımı
Mülküm olmayan mülkümü
İçim olmayan içimi
Sur’a bıraktım.